Bloomberg’in konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre, BRICS, ekim ayında Rusya’da
düzenlenecek zirvede genişlemeyi görüşecek.
Selcan Hacaoğlu ve Fırat Kozok imzalı haberde, Türkiye’nin BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve
Güney Afrika) grubuna katılma girişiminin, küresel nüfuzunu artırma ve geleneksel Batılı
müttefiklerinin ötesinde yeni ittifaklar kurma çabalarının bir parçası olarak görülüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Türkiye, bu hamle ile çok kutuplu bir dünyada hem Doğu hem de
Batı ile ilişkilerini güçlendirmek istiyor.
“Türkiye, AB ile Asya arasında bir ticaret köprüsü olmayı hedefliyor”
Türkiye’nin bu yeni diplomatik hamlesi, Avrupa Birliği’ne (AB) katılma sürecindeki ilerlemenin
yavaşlaması ve NATO üyesi ülkelerle yaşanan bazı gerilimler sonrasında gelirken, özellikle 2022’de
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerini sürdürmesi, NATO içinde bazı
çatışmalara yol açmıştı. Türkiye, BRICS üyeliği ile Rusya ve Çin gibi ülkelerle ekonomik iş birliğini
artırmayı ve AB ile Asya arasında bir ticaret köprüsü olmayı hedefliyor.
BRICS, Batı’nın hâkim olduğu kurumlara, özellikle Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF) gibi
kuruluşlara alternatif olarak kendini konumlandırıyor. BRICS üyeliği, Türkiye’ye bu kuruluşlar
aracılığıyla finansmana erişimini, siyasi ve ticari ilişkilerini genişletme fırsatları sunabilir.
Türkiye, Batı’dan kopmak istemiyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin hem Doğu hem de Batı ile aynı anda ilişkilerini geliştirmesi
gerektiğini vurgulayarak, ülkenin BRICS’e katılmasının, küresel ekonomik sistemde farklı yaklaşımlar,
kimlikler ve politikalar geliştirmesine katkı sağlayacağını belirtmişti. Erdoğan ayrıca, Birleşmiş
Milletler Güvenlik Konseyi’nde reform yapılması çağrısını yineleyerek, Türkiye’nin NATO’nun rakibi
olarak görülen Şanghay İşbirliği Örgütü’ne de katılma isteğini dile getirmişti.
Türkiye’nin BRICS’e katılma girişimi, ülkenin Batı ile olan ilişkilerini tamamen koparmak istemediğini,
aksine bu ilişkileri daha dengeli ve çeşitlendirilmiş bir dış politika ile güçlendirmek istediğini
gösteriyor. Aynı zamanda, AB ile üyelik görüşmelerini canlandırma çabaları da devam ederken, bu da
stratejik hedeflerden biri olmaya devam ediyor.
BRICS nedir?
Gelişmekte olan ülkelerden Brezilya (Brazil), Rusya (Russia), Hindistan (India) ve Çin (China) 2006’da
“BRIC” grubunu kurmuştu. Amaç, uluslararası konularda daha çok söz sahibi olmasını istemeleri
olurken, grup adını bu ülkelerin İngilizce baş harflerinden aldı. 2011’de Güney Afrika’nın (South
Africa) da katılmasıyla grubun adı “BRICS” oldu.
Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de 1 Ocak 2024’te BRICS’e katılırken,
Arjantin kendisine yapılan çağrıdan sonra üyelik davetini reddetti.
Grubun genişleyen hali için herhangi bir isim güncellemesi açıklanmazken, grubun adının “BRICS+”
olabileceği düşünülüyor.
BRICS ülkeleri yıllık zirve toplantıları yaparak, kararlar alıyor ve üye ülkeler sırayla, bir yıllığına dönem
başkanı oluyor.
BRICS’in amacı, IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası finans kurumlarındaki yerleşmiş yapıyı
geliştirmek ve gelişmekte olan ekonomilere daha fazla “temsil ve söz hakkı verilmesini sağlamak”
olurken, 2014 yılında 250 milyar dolar sermayeyle Yeni Kalkınma Bankası’nı (NBD) kurdular.