Bu bölgede yer alan kültürel miras alanları,tarihî yapılar, arkeolojik kazılar ve doğal gü-zelliklerle doludur. Geçmişi binlerce yıl öncesi-ne dayanan bu yerler, her yıl binlerce yerli veyabancı turistin ilgisini çeker. İşte GüneydoğuAnadolu’daki UNESCO koruma alanlarındanbazıları:Göbekli Tepe (Şanlıurfa)Göbekli Tepe, insanlık tarihinin bilinenen eski tapınak kompleksi olarak kabul edilir.12.000 yıl öncesine tarihlenen bu yerleşim,avcı-toplayıcı toplumların organize bir şekildeibadet ettiklerini kanıtlayan en önemli arkeolo-jik keşiflerden biridir. Anıtsal taş sütunları ve ka-bartmalarıyla dikkat çeken Göbekli Tepe, 2018yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahiledilmiştir. Şanlıurfa’nın tarihi dokusuna büyükkatkı sağlayan bu alan, tarihin yeniden yazıl-masına neden olmuş ve dünyanın en önemliarkeolojik alanlarından biri haline gelmiştir.Diyarbakır Kalesi ve Hevsel BahçeleriDiyarbakır Kalesi, 5.500 yıllık tarihi ileAnadolu’nun en eski ve en büyük kalelerindenbiridir. Sur duvarları, Roma, Bizans, Abbasi,Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden izler taşır.2015 yılında UNESCO tarafından Dünya MirasıListesi’ne alınan kale, tarihin farklı dönemlerineait yapıları ve kitabeleriyle büyük bir kültüreldeğer taşır.Kalenin hemen yanı başında yer alanHevsel Bahçeleri ise, binlerce yıldır bölgeninen önemli tarım alanlarından biri olmuştur.Dicle Nehri kıyısında yer alan bu bahçeler,Diyarbakır’ın tarımsal mirasını koruyan doğalbir alan olarak UNESCO tarafından tescillen-miştir. Hevsel Bahçeleri, bölgedeki biyolojikçeşitliliğin korunmasına da katkı sağlayanönemli bir ekosistemdir.Nemrut Dağı (Adıyaman)Nemrut Dağı, Kommagene Krallığı’nıngörkemli kalıntılarına ev sahipliği yapar. MÖ1. yüzyılda Kral I. Antiochos tarafından yap-tırılan devasa heykeller, eşsiz manzarası vegizemli geçmişiyle dünyanın en etkileyicitarihi alanlarından biridir. Güneşin doğuşunuve batışını izlemek için en popüler yerlerdenbiri olan Nemrut Dağı, 1987 yılında UNESCODünya Mirası Listesi’ne alınmıştır. Dev heykel-ler ve anıtsal mezar kompleksi, KommageneKrallığı’nın sanatsal ve dini inançlarını yansı-tan önemli kalıntılar arasındadır.Mardin ve Taşın KalbeDokunduğu ŞehirMardin, resmi olarak UNESCO Dünya Mi-rası Listesi’ne girmemiş olsa da, UNESCO ta-rafından “Geçici Miras Listesi”nde yer almak-tadır. Mezopotamya ile Anadolu’yu birbirinebağlayan bu eşsiz şehir, tarihi taş evleri, darsokakları ve birçok medeniyete ev sahipliğiyapmış yapılarıyla dikkat çeker. Mardin UluCamii, Deyrulzafaran Manastırı ve ZinciriyeMedresesi gibi yapılar, şehrin tarihi ve kültürelzenginliğini yansıtan en önemli miraslardanbazılarıdır.Şanlıurfa Harran ve Balıklıgöl PlatosuHarran, konik kubbeli evleri ve tarih bo-yunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmışkalıntılarıyla önemli bir merkezdir. Tarihte ilküniversitenin burada kurulduğu bilinmekte-dir. Balıklıgöl ise İbrahim Peygamber’in ateşeatıldığına inanılan kutsal bir mekandır. Şan-lıurfa’nın bu önemli bölgeleri, UNESCO’nunGeçici Miras Listesi’nde yer almakta ve resmilisteye dahil edilmek için çalışmalar devametmektedir.Sonuç: Güneydoğu Anadolu’nunKültürel ZenginliğiGüneydoğu Anadolu, tarih boyuncabirçok medeniyete ev sahipliği yapmış, ben-zersiz kültürel mirasları günümüze kadartaşımıştır. UNESCO tarafından koruma altı-na alınan bu alanlar, insanlığın ortak mirasıolarak kabul edilmekte ve gelecek nesillereaktarılmaktadır. Her biri, tarihi dokusuyla,mimarisiyle ve doğasıyla geçmişin izlerinigünümüze taşımaktadır.Eğer Güneydoğu Anadolu’yu ziyaret et-meyi düşünüyorsanız, bu eşsiz UNESCO mirasalanlarını mutlaka görmelisiniz. Bu yerler sade-ce tarihin izlerini değil, aynı zamanda insanlıktarihine dair önemli ipuçlarını da içinde barın-dırmaktadır. Güneydoğu Anadolu, sadece birbölge değil, yaşayan bir tarih hazinesidir.